PKK Merkez Komite Üyesi Cemal Şerik, Türk devletinin 30 Ekim 2014’te yapılan MGK toplantısı ardından tümden imhayı esas alan bir savaş kararı aldığını bunu da Çöktürme Eylem Planı olarak formüle ettiğini hatırlatarak, bunun devam ettiğini söyledi. Şerik, AKP'nin algı operasyonunun bir çok kesimi etkilediğini ve bu planın gereği olan saldırganlığa karşı yeterli tavır gösterilmediğini kaydederek, Kürt Özgürlük Hareketi'nin ise üzerine düşeni yaptığını ve yapmayı da sürdürdüğünü belirtti.

ANF’ye değerlendirmelerde bulunan Şerik, 30 Ekim 2014’te yapılan MGK toplantısında alınan genel kararların çerçevesinin Çöktürme Eylem Planı'nı oluşturduğunu ifade etti. Çöktürme Planı'nın özel savaş kapsamında 30 Ekim'den önceki Kamu Güvenliği Müsteşarlığı tarafından kararlaştırılan ve bu temelde hazırlıkları yapılan bir plan olduğunu belirten Şerik, bu tür planların devrimci mücadelelerin ortaya çıktığı ülkelerde özel savaş rejimleri tarafından bir strateji olarak devreye konulduğunu anımsattı. Çöktürme Planı'nın faşist Türk rejiminin soykırımcı, sömürgeci ve katliamcı geleneği ile direkt bağlantılı olduğunu vurgulayan Şerik, tarz, taktik ve stratejisinin geçmişteki soykırımcı, sömürgeci ve katliamcı politika ve planlarla aynı olduğunu söyledi.

7 HAZİRAN'DAN SONRA TAMAMEN

Şerik, Çöktürme Planı'nın özellikle de 7 Haziran seçimlerinden sonra tam anlamıyla uygulanmaya başlandığını ifade ederek, şöyle devam etti: "Demokrasi güçleri HDP öncülüğünde 7 Haziran seçimlerinde tarihi bir başarı yakaladı. Bu başarıyı hazmedemeyen AKP/Erdoğan iktidarı, faşist MHP’yi de yanına alarak 7 Haziran seçimleri ardından bir darbe geliştirdi. Bu 24 Temmuz Darbesi olarak da değerlendirilebilir. Bu darbe kendisini pratikleştirirken demagoji yaptı. Halkı yanıltmak istedi."

ALGI OPERASYONUNUN ETKİSİ

AKP/Erdoğan iktidarının yoğun propaganda ve ajitasyonla çeşitli algılar geliştirdiğini, algı operasyonları ardından Çöktürme Planı'na meşruluk kazandırmak istediğine belirten Şerik, bunu yaparken de PKK’nin isyan başlattığı iddiasını kullandığını kaydetti. "Öncelikle herkesin şunu iyi bilmesi gerekir; PKK isyan başlatmadı!" diyen Şerik, 24 Temmuz Darbesi ardından Türk devletinin tüm savaş gücüyle toplumun ve Kürdistan şehirlerinin üzerinde tahakküm kurmaya kalkıştığını söyledi. Şerik, AKP/Erdoğan iktidarının yoğun propaganda ve ajitasyonla çeşitli algılar geliştirmesi ve algı operasyonları yapması karşısında zayıf kalındığını teslim ederek, barış, eşitlik ve adaletten yana olduğunu söyleyen birçok gücün Kürdistan’daki savaş ve yıkım karşısında sessiz kaldığına dikkat çekti. Şerik, birçok çevrenin de 24 Temmuz Darbesi ardından AKP/MHP faşizmi ile ‘ulusal mutabakat ’ konusunda uzlaştığına işaret etti.

Kürt halkının 24 Temmuz Darbesi ve Çöktürme Planı karşısında öz yönetimlerini ilan ederek öz savunmasını geliştirdiğini hatırlatan Şerik, Türkiye ve Kürdistan’daki birçok çevrenin bu gerçeği ters yüz ederek AKP/Erdoğan iktidarının başlattığı savaşı meşrulaştırma gayreti içinde olduğunu, PKK’yi ve Kürt halkını ise gelişen savaştan sorumlu tutmaya çalıştığını ifade etti.

ASLINDA ÖCALAN UYARMIŞTI

PKK’nin Mart 2013'te Kürt Halk Önderi Öcalan’ın başlattığı sürece bağlı kaldığının altını çizen Cemal Şerik, Öcalan'ın daha sürecin başında Kürt Özgürlük Hareketi ve Kürt halkını AKP/Erdoğan iktidarı konusunda uyardığını söyledi. Şerik, Öcalan'ın buna rağmen süreci devam ettirmek istediğini, ancak PKK’den ve Kürt halkından her şeye hazırlıklı olmaları konusunda da uyarıda bulunduğunu vurguladı. Kürt Halk Önderi Öcalan’ın duyduğu kaygıların doğru olduğunu belirten Şerik, Öcalan’ın her zaman ki gibi bir kez daha haklı çıktığını dile getirdi.

MÜSTEŞARIN YÖNLENDİRME ÇABALARI

Çöktürme Planı'nın, Öcalan ile yürütülen diyalog sürecine katılan Kamu Güvenliği Müsteşarı tarafından hazırlandığına dikkat çeken Şerik, aynı müsteşarın görüşmelerde  Öcalan’ı yönlendirmek istediğini, ancak Öcalan’ın buna izin vermeyip bu oyunlara gelmediğini paylaştı. Öcalan'ın samimi olarak demokratik bir çözüm projesi geliştirmek istediğini kaydeden Şerik, ancak bu girişimin AKP/Erdoğan iktidarı tarafından devreye konan Çöktürme Planı ile sabote edildiğini söyledi.

PKK ÜZERİNE DÜŞENİ YAPIYOR

PKK’nin Çöktürme Planı ve 24 Temmuz Darbesi karşısında üzerine düşen tüm görev ve sorumlukları yerine getirdiğini savunan Şerik, PKK’nin ödediği ağır bedeller ve direnişi sayesinde Kürt halkının varlığının güvence altına alındığını; soykırım ve katliam planlarının boşa çıkarıldığını belirtti. Şerik, buna rağmen demokrasi güçlerinin Çöktürme Planı ve 24 Temmuz Darbesi karşısında güçlü bir direniş ve mücadele dinamiği açığa çıkaramadığını dile getirdi.

Çöktürme Planı'nın hala devrede olduğunu ve güncelliğini koruduğunu ifade eden Şerik, buna karşın gerillaların Amed’den Dersim’e, Karadeniz’den Amanoslara kadar her alanda büyük bir direniş ve mücadele içinde olduğunu vurguladı. Demokrasi güçlerinin sürece cevap olmak adına daha aktif bir mücadele yürütmesi gerektiğini belirten PKK Merkez Komite Üyesi Cemal Şerik, zafere giden yolun gerilla direnişi ile demokrasi güçlerinin ortaya koyacağı mücadeleden geçtiğini söyledi.