Mardin'de 20 yıl önce kaybedilen Nihat Aydoğan'ın eşi Halime Aydoğan, "Bugün benim için çok zor gün. 20 yıl önce bugün eşim kaybedildi. Eşimin kemiklerini istiyorum" dedi. O gün 1 yaşında olan Aydoğan'ın kızı Necbir Aydoğan da, "Babamı hiç görmedim, baba özlemi ile büyüdüm. Babamın kemiklerini istiyorum" diyerek babasına duyduğu özlemi dile getirdi.

Cumartesi Anneler 505. kez Galatasaray'da buluştu, kaybedenlerden hesap sordu. Aileler bu hafta, 1994 yılından bu yana kayıp olan Nihat Aydoğan'ın akıbetini sondu. 

4 çocuk babası Nihat Aydoğan, 30 Kasım 1994 tarihinde evine yapılan baskında gözaltına alınarak, Mardin Jandarma Merkez Komutanlığı'na götürüldü. 

Yetkililer, Aydoğan'ı soran eşine "Biz bıraktık. Dağa çıkmış, onu orada ara" dediler. Tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Nihat Aydoğan'dan bir daha haber alınamadı.

Bugünkü eyleme katılan Aydoğan'ın eşi Halime Aydoğan, "Bugün benim için çok  zor bir gün. 20 yıl önce eşimi bugün kaybettim" dedi. Yıllardır her Cumartesi eyleme katıldığını hatırlatan Aydoğan, "Bugün buraya gelmek istemedim açıkçası. Çok zor geldim" diye konuştu. Eşinin gözaltına alınmasının ardından tüm yaptığı başvuruların sonuçsuz kaldığını belirten Aydoğan, hükümete seslendi: "Kayıplarımızı bulun, kemiklerimizi bile verin. Biliyorum ki, Başbakan, 'Benim dönemimde yaşanmadı' diyecek. Senin döneminde yaşanmadığını biliyorum. Ancak devletsiniz ve bütün dosyalara hakimsiniz. Her şeyi biliyorsunuz da kayıpları mı bilmiyorsunuz."

Kendisi gibi mağdur edilen ve acı yaşayan binlerce insan olduğunu söyleyen Halime Aydoğan, "Tüm kayıplarımızın kemikleri bize verilinceye kadar burayı terk etmeyeceğiz" dedi.

'BEN BABAMI HİÇ GÖRMEDİM'

Aydoğan kaybedildiğinde 1 yaşında olan kızı Necbir Aydoğan da, "Ben babamı hiç görmedim. Baba özlemi ile büyüdüm. Kimsenin bunu bana yapmaya hakkı yoktu. Annem ve ben, babamın kemikleri bize verilinceye kadar burayı terk etmeyeceğiz" diye konuştu.

Dargeçit'te kaybedilen Yahya Yakup'un oğlu Samet Yakup da söz aldı. Yakup, "Bize üzerinden çok zaman geçtiğini, unutmamız gerektiğini söylüyorlar. Asla unutmayacağız" dedi.

Nurettin Yedigöl'ün kardeşi Muzaffer Yedigöl de devlete, "Sizden bir şey dilenmiyoruz. Kemiklerimizi istiyoruz" diye konuştu.

Bu haftaki açıklamayı okuyan Ümit Tekay Dişli, o dönemde görevli olan askeri ve sivil yetkilileri saydı. Dişli, Midyat Jandarma Komutanı Hilmi Kahraman, Midyat Kaymakamı Mehmet Okur, Mardin Valisi Ahmet Kayhan, OHAL Valisi Ünal Erkan, MİT Müsteşarı Sönmez Köksal, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İçişleri Bakanı Nahit Menteşe, Jandarma Genel Komutanı Aydın İlter, Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı, Başbakan Tansu Çiller, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, MGK Genel Sekreteri Doğan Beyazıt'ın yargılanmasını istedi.

Devleti kaybetme suçu nedeniyle taşıdığı siyasi sorumluluğu kabul etmeye çağıran Dişli, "Kayıplar gerçeğini itiraf edin, sorumluların yargılanmasını sağlayacak koşulları yaratın, cezasızlığa son verin" dedi.

Eylem açıklamanın ardından sona erdi.