GÖRÜNTÜLÜ

Civyan: Şengal’ın özgürlüğü için Kürt birlikteliğini sağlamalıyız

HPG Şengal Komutanı Egît Civyan, Şengal’deki son durumu ve önümüzdeki döneme ilişkin ANF’ye konuştu.

HPG Şengal Komutanı Egît Civyan, Kürt güçlerinin birleşmemesi DAİŞ'e karşı mücadeleyi zayıflatacağını belirterek, “Hiç kimse PKK Şengal’de değildir, Şengal’de ne işi vardır, PKK Kuzey Kürdistan’a ait bir örgüttür diyemez. Böylesi yaklaşımlar ulusal değerlerimize, çıkarlarımıza zarar vermektedir. PKK Kuzey Kürdistan’a ait bir örgüt değil, tüm insanlık değerlerini savunan bir örgüttür” diye ifade ederek, Şengal’in özgürleşmesi için Kürt birlikteliğini sağlamalıyız dedi.

HPG Şengal Komutanı Agit Civyan, Şengal’deki son durumu ve önümüzdeki döneme ilişkin ANF’ye konuştu.   

“ÊZİDÎ HALKIMIZ 15 AYDIR ŞENGAL’İ ÖZGÜRLEŞTİRMEMİZİ BEKLİYOR”

HPG Şengal Komutanı Egît Civyan, 3 Ağustos 2014 tarihinde DAİŞ çetelerinin Şengal’e yönelik gerçekleştirdiği katliama ve sonrasına yönelik bir hatırlamada bulunarak, Şengal’in özgürleştirilmemesini bölgede bulunan tüm parti ve silahlı güçler için bir eleştiri konusunu olduğunu vurguladı. Civyan: “Bilindiği gibi 3 Ağustos 2014 tarihinden Şengal DAİŞ çeteleri tarafından işgal edildi. Şengal’deki halkımız da büyük bir katliam tehdidi ile karşı karşıya kaldı. Katliamda binlerce insanımız esir alındı, yüzlerce insanımız katledildi ve yüz binlercesi de göçertildi. Şengal’e yönelik bu saldırı geliştiğinde Êzidi halkımız savunmasız bir şekilde katliamlar ve yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Şengal dağının etrafı DAİŞ çeteleri tarafından ele geçirildiği zaman, iki yüz bin insan savunmasız bir şekilde dağda mahsur kaldı. Katliamın bir gün sonrasında ise YPG güçleri Şengal ile Rojava arasında koridor açmak için bir hamle başlattı. İlk gün belli bir yere kadar ilerleyen YPG, ikinci gün Kersê vadisine yani Şengal dağına ulaştı. Bizde, resmi bir şekilde, bir basın açıklaması ile Şengal dağına geçtik. İlk günden bu zamana kadar geçen 15 ay boyunca Şengal dağındaki direnişi sürdürdük. Bu geçen zaman zarfında Êzidi halkımızı ve Şengal dağını çetelerin saldırılarına karşı savunduk. Tüm dünyada katliamdan bu güne kadar Şengal dağında olduğumuzu ve bu direnişi sürdürdüğümüzü çok iyi biliyor. Geçen bu 15 ay boyunca Êzidi halkımız, Şengal’i bir an önce çetelerden kurtarmamızı bizden bekledi. Esir düşenleri kurtararak halkın Şengal’e geri dönmesini bizden istiyordu. Şuana kadar Şengal’in özgürleştirilmemesi Şengal’de bulunan tüm parti ve silahlı güçler için bir eleştiridir.”

“ŞENGAL’İ YENİDEN YAŞAMIN KAYNAĞININ MERKEZİNE DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİNİR”

İnsanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin Suriye, Rojava ve Irak’ta büyük bir kırılma da yaşadığını söyleyen Civyan, DAİŞ çetelerinin bulundukları her yeri özgürleştireceklerini belirterek şunları söyledi: “Suriye, Rojava ve Irak’ta verilen mücadeleye bakıldığında çetelerin büyük bir kırılma yaşadığı görülebilir. Ve öyle bir döneme gelmişiz ki sadece Şengali değil, faşist DAİŞ çetelerinin bulundukları her yer özgürleştirilebilir. İnsan burayı yeniden yaşamın yeri, yaşamın kaynağının merkezine dönüştürebilir. DAİŞ’e karşı hızlı bir biçimde mücadele etme dönemine gelinmiştir.”

“PKK, TÜM İNSANLIK DEĞERLERİNİ SAVUNAN BİR ÖRGÜTTÜR”

Şengal’in özgürleştirilmesine yönelik Güney Kürdistan basınında çıkan bazı açıklamalara yönelik sert eleştirilerde bulunan HPG Şengal Saha Komutanı Egît Civyan, “bu tür haberlerin ulusal değerlerimize, çıkarlarımıza ters düşen açıklamalardır” dedi. PKK’nin sadece Kuzey Kürdistan’a ait bir örgüt olmadığını altını çizen Civyan şunları ifade etti: “Son zamanda Güney Kürdistan basınında da yer alan bazı haberler var. Şengal’in özgürleştirilmesine yönelik hazırlıkların olduğunu ve operasyonun olacağı yönünde bazı söylemler basında ortaya çıkmaktadır. Böylesi açıklamaların basında ortaya çıkmasının ardından Şengal’in özgürleştirilme konusu da halkımızın gündemine girmiş durumdadır. Halkımızın gündemine giren bu konuya yönelik yapılan bazı açıklamalar da ulusal çıkarlarımıza ters düşen yaklaşımlar var. Böylesi açıklamalar halkımızın yararına değildir, Şengal katliamından günümüze kadar gelişen Şengal direnişine göre de değildir. Bazı Güney yöneticileri Şengal’i özgürleştireceğiz ancak bu özgürleştirme operasyonuna kimseyi dâhil etmeyeceğiz yönünde açıklamalar yapmaktadır. ‘PKK’nin ve diğer örgütlerin bu operasyona katılmasını istemiyoruz’ şeklinde açıklamalarda bulunmaktadırlar. ‘Sadece biz bu operasyona katılacağız, Şengal bizimdir’ yönünde açıklamalar yapılmaktadır. Hatta ‘PKK Güney Kürdistan’a ait bir örgüt değil, Şengal dağında ne işi var, Şengal dağındaki amaçları nedir’ diyenler var. Bunlar nankörce yapılmış açıklamalardır. Ulusal çıkarlarımıza ve halkımızın değerlerine karşı ters bir yaklaşımdır. Hiç kimse ‘PKK Şengal’de değildir, Şengal’de ne işi vardır, PKK Kuzey Kürdistan’a ait bir örgüttür’ diyemez. Böylesi yaklaşımlar ulusal değerlerimize, ulusal çıkarlarımıza zarar vermektedir. PKK Kuzey Kürdistan’a ait bir örgüt değil, tüm insanlık değerlerini savunan bir örgüttür. Ezilen halklara, insanlığa yönelik gelişebilecek her türlü saldırıya karşı ezilenleri savunan bir harekettir.”

“ÇETELER ŞENGAL’İ ASKERİ MERKEZ HALİNE GETİRECEKTİ”

“Eğer Kürdistan’ın parçalarına yönelik gelişen bir saldırı olursa biz her zaman bu toprakları ve halkımızı savunacağız” diyen Civyan, Şengal’e gelişlerini de bu temelde değerlendirerek, şunları ifade etti: “Biz Êzidi halkımızı ve Güney Kürdistan halkımızı savunmak için geldiğimizde burada bir ateş çemberi vardı. Bizler Kürdistan’ı, halkımızı savunmayı esas alarak hiçbir kaygı ve tereddüt yaşamadan bu ateşten çemberin içerisine girdik. Biz Êzidi halkımızı, Güney Kürdistan halkımızı düşünerek bu ateşten çemberin içerisine girdik. Eğer bizim bu mücadelemiz olmasaydı Şengal ateşler içerisinde yanıyordu ve kimse Şengal’in özgürlüğünden bahsetmiyor olacaktı. O zaman kimse Êzidilerin varlığından da bahsetmeyecekti, buraların hepsi çeteler tarafından ele geçirilecekti ve doldurulacaktı. Başta Güney Kürdistan ve etrafındaki alanlara yönelik, çeteler Şengal’i askeri bir merkez yapacaklardı. Ve Şengal üzerinden Güney Kürdistan’a ve etrafındaki yerlere saldırılar düzenleyecekti. Eğer bizim müdahalemiz olmasaydı Şengal bu hale dönüşürdü. Bunu tarih de ispatlandı, tüm dünya da bunu çok iyi bilmektedir. Bunu görmeyen yaklaşımlar ahlaki ve ulusal değerlerimizin çıkarlarına göre değildir.”

“TÜM DÜNYA DAİŞ’E KARŞI ORTAK MÜCADELE EDİYOR”

HPG Şengal Saha Komutanı Egît Civyan, “gün artık Kürt birlikteliğinin günüdür” diyerek, tüm Kürt partilerini ve silahlı güçlerini birlik olmaya çağırdı. Şengal’deki bulunma amaçlarını ise Şengal’i Kürt birlikteliğinin sembolü haline getirmek olduğunu söyleyen Civyan, şunların altını çizdi: “Şuan tüm dünya DAİŞ’e karşı nasıl ortak mücadele geliştireceklerini ve nasıl yok edeceklerini tartışıyor. Amerika’dan tutalım Rusya’ya, Çin’e kadar, Çin’den tutalım İran’a kadar tüm devletler ve bloklar, DAİŞ çetelerine karşı nasıl bir mücadele izleyeceklerini ve bu çeteleri nasıl yok edeceklerini tartışmaktadırlar. Şengal tüm Kürtler için bir namus meselesidir. Hatta tüm insanlık içinde bir namus meselesidir. Ondan dolayı Şengal’deki direniş ve birliktelik de tarihe altın harflerle yazılacak bir durumdur. Eğer Şengal’de birlikteliğimizi oluşturmazsak, yanlışlıklar yaparsak bu sefer de  kara bir leke olarak kalacaktır. Kimse de bu sorumluluk altından çıkamaz.

“ŞENGAL’İ KÜRT BİRLİKTELİĞİNİN, ULUSALLIĞININ SEMBOLÜ HALİNE GETİRMEKTİR”

Bizim HPG olarak Şengal’deki amacımız, Şengal’i Kürt birlikteliğine dönüştürmek, merkezi haline getirmektedir. Kürt birlikteliğinin sembolü haline getirmektir. Halkımızın birlikte, özgür bir şekilde yaşadıkları toprakların alt yapısını Şengal’de oluşturmanın mücadelesi içerisindeyiz. Nasıl ki Kuzey Kürdistan’da faşist Erdoğan’ı sandıklara gömmenin ve tarihin çöp sepetine atmanın zamanı gelmişse, Şengal’de de faşist DAİŞ çetelerini Musul ovasına gömmenin vakti gelmiştir. Artık DAİŞ’i Şengal’de yok etmeliyiz. Yaşadığımız bu süreçte Şengal’i ya biz Kürt halkının birlikteliğinin sembolü yapacağız ya da Kürt halkının yok edilişinin, parçalanışının sembolü haline getireceğiz. Ama bizim amacımız Kürt birlikteliğinin, ulusallığının sembolü haline getirmektir.”

“ŞENGAL’İN  ÖZGÜRLEŞMESİ PEŞMERGELERDEN DOLAYI ERTELENDİ”

Şengal’i özgürleştirmek için bölgedeki güçlerin birlikte hareket etmesi gerektiğine dikkat çeken Civyan, bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu; ‘’15 aydır Şengal’de büyük bir mücadele veriyoruz. Bunun yanında 19 Aralık 2014 tarihinden bu yana kadar Şengal şehir merkezinde Şengal’i Özgürleştirme mücadelesini veriyoruz. Şuana kadar Şengal’de genel olarak özgürleştirme operasyonu geliştirmediysek bu da Şengal’de bulunan diğer güçlerin plan ve programlarına göre ve özellikle de peşmergelerle ortak bir şekilde operasyon geliştirme söylemlerindendir. Şuana kadar kendileri ile ne kadar görüşmüş isek her zaman bize ‘şimdi bekleyin, kendi başınıza hareket etmeyin, zamanı geldiğinde size haber veririz ortak hareket ederiz. Bunun için bizi bekleyin’ yönünde söylemlerde bulundular. Şuana kadar bu şekliyle geldi. Fakat şimdi de bazı güçler, ‘Şengal’i özgürleştirme bizim programımızda var, bu operasyonu sadece biz yapacağız ve gerilla güçlerini dâhil etmek istemiyoruz’ biçiminde tavır gösterirlerse bunu kabul etmeyeceğiz. Kimse bizden bunu isteyemez. Burada bir çete örgütü var bir de karşısında gerilla güçleri var. Gerilla güçlerinin yanında peşmergeler, cemaatler hatta Amerika’dan Avrupa’dan gelen insanlar var. Gelip burada mücadele vererek şehit düştüler. Eğer burada bir düşman var ise, karşısındaki güçlerin de bir blok oluşturması gerekiyor. Herkes kendi gücü oranında katılmalıdır. Belki bazılarının gücü az olabilir, belki bazıları diğerleri kadar cesaretli olmayabilir ama herkes kendi gücüyle katılabilmelidir. Sadece birliktelik oluşturmalıyız ve Şengal’i özgürleştirmeliyiz.”

“DAİŞ’E KARŞI GELİŞEBİLECEK TÜM OPERASYONLARA HAZIRIZ”

HPG olarak sadece Şengal’de değil, DAİŞ’e karşı geliştirilebilecek tüm operasyonların ortaklaşması gerektiğine dikkat çeken HPG Şengal Saha Komutanı Egît  Civyan, DAİŞ’e koalisyon güçlerinin yapacağı tüm operasyonlara karadan destek vereceklerini belirtti. HPG Komutanı Civyan kendi duruşlarına ilişkin şu mesajı verdi;

‘’Daha önce örgüt yönetimimiz istenmesi durumunda Musul’un özgürleştirilme operasyonuna da katılabileceğimizi söylemişti. Biz HPG olarak buna da hazırız. Biz bunun da açık bir şekilde dile getiriyoruz. Sadece Şengal’i özgürleştirme hamlesinde yer almak istediğimizden değil zaten bu özgürleştirme, direniş hamlesinde yer alıyoruz. Şimdiye kadar bu mücadelede 59 arkadaşımız şehit düştü 200’ün üzerinde arkadaşımız yaralandı. Cezaa-Deriye Kersê arasındaki koridorun açılması ve savunulmasında da 90 YPG-YPJ savaşçısı şehit düştü. YBŞ içerisinde 18 Êzidi genci şehit düştü. Pek çok peşmerge ve Êzidi savaşçısı da bu mücadelede şehit düştüler. Şengal’in özgürleştirilmesi şehitler karşısında bir boyun borcudur. Biz bunu gerçekleştireceğiz. Ama tekrardan sadece Şengal operasyonunda değil bölgede DAİŞ çetelerine yönelik gelişebilecek tüm operasyonlarda yer almak istediğimizi tekrardan dile getiriyoruz. Ve buna hazır olduğumuzu da belirtiyoruz. Savaş tecrübelerimiz ile bu operasyonlara da öncülük yapabiliriz. DAİŞ’e karşı oluşturulan koalisyon güçleriyle birlikte karadan yapılacak operasyona da gerilla güçleri olarak hazır olduğumuzu tekrardan belirtiyoruz.”