Kılıçdaroğlu: Pakette temel sorunlara hiçbir cevap yok
Kılıçdaroğlu: Pakette temel sorunlara hiçbir cevap yok
Kılıçdaroğlu: Pakette temel sorunlara hiçbir cevap yok
Erdoğan’ın dün açıkladığı “Demokratikleşme paketini” değerlendiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “Pakette temel sorunlara hiçbir cevap yok. Klavyelere özgürlük değil, klavyeleri kullananlara özgürlük getirilmelidir. Üniversite adını değiştirmek ve enstitü açmakla demokrasi gelmiş olmaz” dedi. Bahçeli ise pakete tepki olarak “Andımız”ı okudu.
AKP hükümetinin günler öncesinden propagandasını yaptığı ve dün Türk başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan “Demokratikleşme paketine” tepkiler sürüyor. Pakete ilişkin Ankara’da basın toplantısı düzenleyen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu pakete ciddi eleştiriler yöneltti. Türkiye’nin son 11 yıl içinde çok fazla zaman kaybettiğini, demokratikleşme ve özgürlük için atılması gereken adamların atılmadığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
“İnsani gelişmişlik sırasında Türkiye 85'ten 90. sıraya indi. Demokrasi ve özgürlük endeksine göre Türkiye melez yarı demokrasi konumunda. Uluslararası gazeteciler ve uluslararası basın kuruluşlarına göre Türkiye açık bir hapishane. 2002 yılı öncesinde tutuklu milletvekili yoktu, bugün milletvekilleri ve yüzlerce yönetici hapiste.
2002 yılı öncesinde 59 bin tutuklu varken bugün 135 bin dolayında insan hapiste. Son on yılda türkiye 110 dolayında faili meçhul cinayet işlendi. Hrant Dink cinayetinde ismi geçenlerin hepsi rütbe aldı. Birisi ise milletvekili seçildi.”
‘PAKETİN ADIYLA DEMOKRASİNİN YAN YANA GETİRİLMESİ AYIPTIR’
Erdoğan’ın açıkladığı paketin Türkiye'nin yaralarına derman olmayacağını belirten “Demokrasi konusunda samimi değiller. Türkiye'de çok ciddi bir çağdaş iktidar açığı var. Kenan Evren nasıl açıklıyorsa sayın Erdoğan da aynı şekilde açıklama yapıyor. Bu paketin adıyla demokrasinin yanyana getirilmesi ayıptır” dedi.
Bugün pakette dile getirilenlerinin önemli bir kısmının daha önce gündeme gelen konuların kötü bir kopyası olduğuna dikkat çeken CHP lideri “ Basın özgürlüğü bu ülkenin kanayan yarasıdır. Tutuklu öğrenci olmasın dedik ama kabul etmediler. Uludere olayı aydınlansın diye çaba harcadık ama bunu örten adam şimdi demokrasi paketi açıklıyor. Özel yetkili mahkemeler kaldırılsın dedik, kabul etmediler, Faili meçhuller için komisyon kuralım dedik kabul etmediler” dedi.
‘DEMOKRASİ MAKYAJLA DÜZELTİLMEZ’
Türkiye'de görevini ihmal eden bir iktidar olduğunu savunan Kılıçdaroğlu pakete ilişkin ise eleştirilerini şöyle sürdürdü:
“Pakette temel sorunlara hiçbir cevap yok. Klavyelere özgürlük değil, klavyeleri kullananlara özgürlük getirilmelidir. Üniversite adını değiştirmek ve enstitü açmakla demokrasi gelmiş olmaz. Toplumsal tepkileri yayınlamayan bir medyanın olduğu yerde demokrasi olmaz. 12 Eylül döneminde Kenan Evren'in getirdiği yüzde 10 seçim barajını kaldır, yüzde 3-5 yap. Hep beraber parlamentodan geçirelim. Demokrasi makyajla düzeltilmez. Geçmişte hükümetten şikayetçi olan aydınlar dün ekranlarda hükümete methiye dizdiler. Padişahta bile olmayan yetkilerle donatılan bir kişi demokrasiden bahsediyor.”
BAHÇELİ ‘ANDIMIZ’I OKUDU!
Partisinin yeni yasama yılının ilk TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin gündeminde de Erdoğan’ın açıkladığı paket vardı. Paketin pazarlıklar sonucu hazırlandığını öne süren Bahçeli "Demokratikleşme paketinde Türk milleti yoktur, TBMM iradesi yoktur, milletimizin beklentisi asla yer almamıştır” dedi.
Köylerin eski isimlerini yeniden almasının PKK’ye verilen bir ödün olduğunu öne süren Bahçeli “Bu değişiklik Türkiye’nin üniter milli yapısına kast eden bir hazırlıktır" diye konuştu. İlkokullarda okutulan "Andımız"ın kaldırılmasını “Büyük bir ahlaksızlık” olarak yorumlayan Bahçeli "Erdoğan ve zihniyeti, her sabah yavrularımızın, Türk’üm demelerinin, doğruyum diye haykırmalarının, çalışkanım diyerek seslenmelerinin neresinden rahatsızdır?”
Sözlerini “Andımız”ı okuyarak biteren Bahçeli şöyle konuşt: “Sizlerin huzurunda Andımızın son satırlarını yüksek sesle okuyarak konuşmamı bitirmek istiyorum: Varlığım Türk varlığına armağan olsun. Ne Mutlu Türküm Diyene."