On binlerce müzisyenden Öcalan kampanyasına destek

Birleşik Krallık’ta on binlerce müzisyeni temsil eden Müzisyenler Sendikası (Musisians’ Union-MU), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için uzun bir süredir yürütülen kampanyaya katıldı.

Birleşik Krallık’ta büyük işçi sendikaları yıllardır Öcalan için aktif bir kampanya gerçekleştiriyor.

Kampanya resmi olarak milyonlarca üyesi olan UNITE, GMB, FBU, ASLEF, TSSA, RMT, USDAW, PROSPECT, GFTU, PCS, EIS, TUC, THOMPSONS SOLICITORS, CWU ve NEU adlı sendikalar tarafından yürütülüyor.

Sendikalar çok sayıda farklı kesimi temsil ediyor. Bunlar arasındaki PROSPECT, bilim insanları, sanatçılar, mühendisler ve müdürlerin üyesi olduğu bir sendika olarak dikkat çekiyor. 183 bin üyesi var. Thompsons Solicitors, yüzlerce avukatı temsil ediyor.

Öcalan’a Özgürlük Kampanyası 1,5 milyon üyesi bulunan İngiltere ve Galler’in en büyük sendikası olan Unite the Union ile 800 bin üyeli Genel İş Sendikası (GMB) tarafından Avam Kamarası’nda 2016’da yapılan bir açıklamayla start almıştı.

MAYIS AYINDA YENİ KATILIMLAR

Kampanyaya son olarak 30 bini aşkın müzisyeni temsil eden MU sendikası dahil oldu. Bu sendika 1893 yılında Manchester kentinde kuruldu.

Mayıs ayı içerisinde MU’nun yanısıra Unite sendikasına bağlı Unite South East Regional Committee, Unite Civil Air Transport Section, Unite Branch 7687, Unite Fylde Coast ve Unite Doncaster NE/Sec1 branşları da Öcalan’a özgürlük kampanyasına katıldıklarını duyurdu.

MÜZİĞİN ROLÜ

Öcalan’a Özgürlük Kampanyası (Freedom for Ocalan), Müzisyenler Birliği’nin desteğini selamladı. Kampanya, müziğin dünya genelinde sosyal hareketlerin dinamizminde temel rol oynamaya devam ettiğine vurgu yaptı.

Müziğin Güney Afrika’da Apartheid rejimine karşı mücadelede uluslararası alanda önemli bir rol oynadığını hatırlatan Öcalan’a Özgürlük Kampanyası, “Müzik sesini sesi olmayanlara verdi ve Güney Afrika siyahlarının günlük olarak maruz kaldığı adaletsizliklerin ayırdına varmayı sağladı” dedi.

Türk devletinin kuruluşundan hemen sonra Kürtçe dil, kıyafet ve Kürtçe isimlere getirilen yasakları hatırlatan Kampanya, 1980’li yıllardan itibaren çok sayıda kişinin Kürtçe şarkı söylediği için tutuklandığını belirtti.

Kürtler ve dünyanın bir çok yerinde müziğin zulmü anlatmada ve zulme karşı direniş içerisindeki rolüne değinen Kampanya, “Özgürlük şarkıları her zaman örgütlü işçi sınıfının uluslararası mücadelesine ritim ve melodi sağladı” dedi.