Van’da yapılan basın açıklamasına aralarında HDP Van İl Eş Başkanları Yadişen Karabulak, Ümit Dede, DTK temsilcileri, Van Milletvekili Muazzez Orhan, KJA aktivistleri ve Belediye Eş Başkan adaylarının da olduğu çok sayıda kişi katıldı.

Basın açıklamasını yapan HDP Van Milletvekili Muazzez Orhan, “21. yüzyılda halen ülkemizde insanlar, temel hak ve taleplerini duyurabilmek, yürütülen baskı, inkar, imha politikalarına karşı yaşamlarını ortaya koyarak tepkilerini göstermektedir” dedi.

Orhan, “8 Kasım’da DTK Eş Başkanı Sayın Leyla Güven’in Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen, ağırlaştırılmış tecridin kaldırılmasına ve bu temelde başta Kürt halkı olmak üzere tüm Türkiye halklarının barışı, birlikteliği, geleceği üzerindeki tecride dikkat çekmek için bedenini ölüme yatırdığı açlık grevi eylemi bugün Hewlêr, Strasbourg, Galler, Toronto ve bir çok merkezde olduğu gibi yine 1 Mart’tan itibaren tüm cezaevlerinde 5 bine aşkın tutuklu-hükümlü açlık grevine girmiştir” hatırlatmasında bulundu.

“Bu eylem, Leyla Güven’in haklı talebini duyurmak, sesi olmak içindir” diyen Orhan şunları ekledi: “Gelinen süreçte zenginliğimiz olan tüm farklılıkları, duyguları tekleştirmek isteyen ve bu uğurda devletin sahip olduğu bürokratik, ekonomik, askeri ve sosyal tüm güçlerini seferber eden bir zihniyetin sonucu 17 Mart günü Tekirdağ 2.No’lu F Tipi cezaevinde bulunan Zülküf Gezen adlı gencimiz ülkedeki tüm baskı, inkar ve savaş politikalarına karşı ve yürütülen ağırlaştırılmış tecride karşı hayatına son vermiştir.

Zülküf Gezen, 131 gündür süren, her gün büyüyen ve yayılan açlık grevlerinin sonucunda yaşanabilecek ölümlerin önüne geçmek için kendini feda etmiştir. Açlık grevleri kritik aşamaya gelmiştir. Devletin ve iktidarın gözünü, kulağını kapatmak yerine, açlık grevlerine ve tamamıyla insani taleplere yanıt vermek hükümetin sorumluluğu ve görevidir.”

Zülküf Gezen’in cenazesini kaçırılmasına tepki gösteren Orhan, şöyle devam etti: “Gelinen kritik aşamada başka ölümlerin yaşanmaması için devletin ve adalet bakanlığının sorumluluğunu yerine getirerek anayasa ve hukuku uygulayarak Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi kaldırarak ailesi ve avukatlarıyla görüşmesi sağlanmalıdır. 37 yıl önce yine insanlarımızın bedenlerini özgürlük için ateşe vermelerinin ardından 37 yıl sonra Zülküf Gezen, bugün özgürlük meşalesini yeni bir aşamaya taşımıştır. Zülküf Gezen; tüm toplumun, halkın, demokratik kamuoyunun vicdanı ve sesi olmuştur.”

Açıklamanın ardından kitle, “Bijî berxwedana Leyla yê”, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Zülküf Gezen onurumuzdur” sloganları atarak yürüdü.