Türkoğlu: Başarmak için gerekçemiz çok

Yeniden yapılanma süreciyle eksiklik ve yetersizliklerin giderilmesi için somut adımlarının atıldığını belirten HEDEP Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, “Başarmak için çok fazla gerekçemiz var” dedi.

Kadın Meclisi olarak şiddete, kadın katliamlarına, tecride ve özel savaş politikalarına karşı en güçlü şekilde örgütleneceklerini kaydeden HEDEP Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, kadın özgürlükçü siyaseti toplumsallaştırmak için kadın direnişlerini de kadın dayanışmasını da her alanda ortaya koyacaklarını vurguladı. 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, ANF’ye konuştu. HEP’ten HEDEP’e kolektif aklı esas aldıklarını hatırlatan Türkoğlu, kolektif şekilde örgütlenmiş bir kötülük iktidarının da hep olduğunu söyledi. Kendi çıkarlarını halkın çıkarlarının üstünde tutan, kendisinden olmayan her kesime savaş açan iktidar gerçekliğine işaret eden Türkoğlu, “Savaş ve kaostan beslenerek, korku iklimi yaratarak ayakta durmaya çalışan bu sistemin karşısında yeni bir yaşam mümkün, diyerek yolumuza devam edeceğiz” dedi. 

Gelinen aşamada örgütlü güç ve mücadele etrafında kenetlenen milyonlara ulaşıldığını kaydeden Türkoğlu, “Yoksulluğa, işsizliğe, emek sömürüsüne, kadına yönelik şiddet ve katliamlara karşı eşit, adil ve demokratik bir yaşamın mümkün olduğuna olan inancımızla hareket edeceğiz. Tüm ezilen halklar, kimlikler, inançlarla birlikte ortak bir akıla bu yaşamı hep birlikte öreceğiz. Kürt sorununda demokratik çözüm, bu yolda yürüyenlerin önceliğidir, çünkü bugün yaşanan krizin, kaosun temelinde Kürt sorununda çözümsüzlük politikaları yatıyor. AKP-MHP faşist erkek egemen iktidarına karşı halkların, kadınların, gençlerin, işçilerin, emekçilerin ortak aklı ve mücadelesiyle yeni yaşamı inşa edeceğiz” diye konuştu. 

DAHA FAZLA KENETLENEREK BAŞARACAĞIZ

Yeniden yapılanma süreciyle eksikliklerin ve yetersizliklerin giderilmesinin somut adımlarının atıldığını belirten Türkoğlu, şöyle devam etti: “Başarmak için çok fazla gerekçemiz var. Halkımıza, kadınlara, gençlere borcumuz var. Köylerden mahallelere, ilçelerden illere her yerde meclislerimizi oluşturacağız. Karar alma mekanizmalarımızın tamamında kolektif aklı, kolektif çalışmayı her zamankinden daha fazla esas alacağız. Eğitim çalışmaları ile hem birbirimizi hem de mücadelemizi güçlendireceğiz. Toplumsal farkındalık çalışmaları kapsamında ev ev, kapı kapı gezerek halklarımızla buluşacağız. Halkın gündemini esas alan yöntemimizi daha fazla güçlendireceğiz. Barınamayan, işsizlikle, yoksullukla baş başa kalan gençlerin gündemini daha fazla kendi gündemimiz yaparak onların mücadelesi ile daha fazla ortaklaşarak başaracağız. Kadınların gündeminden bağımsız bir siyasetin asla başarılı olamayacağının ilk günden beri savunucusu olduk. Bugün kadınların gündemi şiddetin her biçimine maruz kalma, işsizlik, emek sömürüsü, kazanılmış haklara bizzat iktidar tarafından yapılan saldırılar, evde ücretsiz bakım emeği, iş yükü… Biz kadınları aynı çatı altında buluşturan işte bu ortak gündemlerimiz etrafında daha fazla kenetlenerek başaracağız.”

SİSTEM PARTİLERİNDEN DEĞİLİZ

Tekçi rejimine karşı çoğulculuğu esas alan parti programıyla zaten sistem partilerinden ayrıldıklarını kaydeden Türkoğlu, şunları dile getirdi: “Demokrasi anlayışımız, kadın özgürlükçü paradigmamızla biz zaten bu düzene bu sisteme karşı bir araya gelenlerin hareketiyiz. İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına, savaş tezkerelerine onay verenlerle bizleri ayırt eden özelliğimiz onurlu barışta ısrarımızdır. Kadına yönelik şiddet ve katliamlara karşı yürüttüğümüz mücadeledir, büyük bedeller ödediğimiz kadın özgürlükçü paradigmamızdadır. Kadın eşitlik ve özgürlüğünü savunurken aynı zamanda uygulanmasının mekanizmalarını, politikalarını inşa eden bir partiyiz. Eşbaşkanlık, eşit temsiliyet, fermuar sistemi partimizin politik söylemi olduğu kadar aynı zamanda kadın özgürlükçü sistemin nasıl sağlanabildiğinin uygulanma alanlarını da kendi içinde barındırmaktadır. Bu yönüyle inkâr siyaseti yürüten sistem partilerinin politikalarına karşı çeşitliliği, farklılığı, çok dilliği, yerellik ve kendilik olan yerel demokrasiyi hayata geçirmenin fikriyatını savunuyoruz. Siyaseti yaşamın içinden, mücadelenin dilinden inşa etmekteyiz.”

KADIN SİYASETİNİ TOPLUMSALLAŞTIRACAĞIZ

Kadın Meclisi olarak şiddete, kadın katliamlarına, tecride ve özel savaş politikalarına karşı en güçlü şekilde örgütleneceklerini kaydeden Halide Türkoğlu, şöyle konuştu: “Önceliğimiz ev ev, kapı dolaşarak kadınlarla buluşmak olacak. Önümüzde bir 25 Kasım haftası var. Bu hafta kapsamında günler öncesinden başlayan eylem ve etkinliklerimiz olacak. Sokakta, mahallede, evlerde buluştuğumuz kadınların sesini isyanını en güçlü şekilde mecliste de bir kez daha seslendireceğiz. Yine kadına yönelik şiddet ve katliamlar karşısında örgütlü gücümüzü büyüteceğiz. Savaş ve şiddet politikalarına karşı onurlu barıştaki ısrarımızı en güçlü şekilde haykıracağız. Tecridi bir rejim haline getirmek isteyen iktidarın politikalarına karşı tecridi tüm kadınların gündemine koymak, buna karşı direnişi büyüterek tecridi kırmak için en güçlü şekilde örgütleneceğiz. Kadın özgürlükçü siyasetimizi toplumsallaştırmak için kadın direnişlerini de kadın dayanışmasını da her alanda ortaya koyacağız. Özel savaş politikalarına karşı ideolojik savunmamızı örgütleyeceğiz, Yargı şiddeti ile mücadele gündemimiz olduğu gibi cezaevlerindeki kadın tutsakların özgürlüğü için eylemsellikler geliştireceğiz. Nerede biz kadınların bu sistemle bir sorunu var, orada hep birlikte biz kadınlar direnişimizle var olacağız. Kabul etmediğimiz gibi kendi yaşamlarımızı kadın siyasetini toplumsallaştırarak inşa edeceğiz.”