Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Başkanlığı binasına yapılan saldırıda parti çalışanı Deniz Poyraz’ın katledilmesine yönelik tepkiler sürüyor. Çok sayıda sivil toplum örgütü, Poyraz’ın katledilmesine ilişkin Amed Barosu Adli Yardım Binası’nda basın toplantısı düzenledi. Toplantıya şu kurumlar katıldı: "Amed Barosu, Diyarbakır Ticaret Ve Sanayi Odası (DTSO), Esnaf Sanatkarlar Odası Birliği (DESOB), Ticaret Borsası, İnsan Hakları Derneği Şubesi (İHD), TMMOB İl Koordinasyonu, Hak İnisiyatifi Temsilciliği, Tabip Odası, Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DİSİAD), Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği (DOGUNKAD), Mermerciler ve Madenciler Derneği (DİMAD), Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DOGUNSİFED), Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası ( DSMMMO), Mazlumder Şubesi, Güneydoğu Tekstil, Sanayi ve İş İnsanları Derneği ( GÜNTİAD ), Amed Kesk Şubeler Platformu, Disk Bölge Temsilciliği, İnsan Hakları Vakfı Temsilciliği (TİHİV), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Şubesi, Organize Sanayi İş Adamları Derneği (DOSİAD), Diş Hekimleri Odası, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Şubesi (SHUDER), Rosa Kadın Derneği, Göç ve İnsani Yardım Vakfı."

'YARGI VE ÖTEKİLEŞTİRİCİ DİL KULLANANLAR SORUMLU'

Ortak metni Baro Başkanı Nahit Eren okudu.

Eren, “Bugüne kadar yapılan saldırılara karşı kamuoyunun ve siyasi partilerin ortak bir tepki ortaya koymamış olmasına ve özellikle failler hakkında etkin ve caydırıcı bir yargı sürecinin işletilmediğine hep beraber tanıklık ettik. Hep birlikte şahit olduğumuz bu cezasızlık süreci bugünkü nefret saldırısına zemin hazırlamıştır” dedi.
Eren, yargının bu siyasi saldırıları koruyan tutumunun yanı sıra siyasetçilerin ötekileştirici ve kriminalize edici üslubunun bugünkü gibi ırkçı saldırılara yol açtığını ifade etti.
Eren, şunları da söyledi: "Her şeyden önce bu ırkçı saldırıda yaşamını yitiren Deniz Poyraz’a rahmet diliyor, ailesine ve HDP’ye başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. Bir siyasal partiyi hedef alan ve bir mensubunun yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan bu siyasi saldırıyı demokrasiye ve toplumsal barışa yönelik provokatif bir saldırı olarak kabul ediyor ve kınıyoruz. Saldırının bütün yönleri ile açığa çıkarılması için etkin ve hızlı bir soruşturma yürütülmesini talep ediyoruz. Hükümet başta olmak üzere siyasi partileri bu ve benzeri saldırılara karşı daha açık ortak bir tavır belirlemeye, kriminalize edici söylemlerini terk etmeye ve ülkenin gerçek sorunlarını konuşarak çözmeye davet ediyoruz.”